PEARSON JOURNAL https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub <p>Pearson Journal of Social Sciences and Humanities (E-ISSN: 2717-7386) is an open access, peer-reviewed, international indexed and refereed journal published by IEDSR ASSOCIATION. Its main objective is to provide an intellectual platform for the international scholars. It aims to promote interdisciplinary studies in humanities and social science and become the leading journal in humanities and social science in the world.</p> tr-TR fsaklavci@gmail.com (Fatmagül Saklavcı) editor@pearsonjournal.com (Teknik Destek) Fri, 15 Mar 2024 14:01:40 +0300 OJS 3.3.0.13 http://blogs.law.harvard.edu/tech/rss 60 Danimarka Sineması’nda Işık Kullanımı https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/520 <p>Sinema Tarihi boyunca, dünyanın çeşitli ülkeleri kendilerine has üretimlerini sürdürmüş, bu sanata kendilerince katkıda bulunmuşlardır. Sinemanın kuruluşundan bu yana her zaman dinamik bir film endüstrisine sahip olan Danimarka'da ise aydınlatma hiçbir zaman ihmal edilmemiş ve sinema profesyonelleri bu dalda uzmanlaşmıştır. Danimarka Sinemasında bilimsel olarak ele alınan Işık Kullanımı, ilerleyen dönemde dünya sinemasına da örnek olacaktır. Danimarka Filminde aydınlatmanın temel özelliği kuşkusuz “difüze ışık” olacaktır. Bu tür aydınlatmayı ısrarla kullanan Danimarkalı görüntü yönetmenleri, çekim için gittikleri ülkelerin sinemalarına da bu konudaki bilgilerini aktarmaktalar. Ayrıca Danimarka'da çekilen ortak yapımlar için yerli ışıkçılar çalışmak tercih edilmektedir. Çalışmamızın amacı, Danimarka Sineması’ndan örneklerle, ülke sinemasının kendine özgü ve gelişmiş bu aydınlatma tekniklerinden bahsetmek, bu yolla Danimarka Sineması hakkında bilgilerimizi de aktarmaktır. Araştırmamızda, öncelikle ışıklandırmanın sinemadaki önemine ve Danimarka Sinemasının genel özelliklerine, sonrasında ise, Danimarka filminde Işığın Kullanımına değineceğiz.</p> Vasfi GÜRAL Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/520 Fri, 15 Mar 2024 00:00:00 +0300 Almodovar Sineması’nın Karakteristikleri Bağlamında “Paralel Anneler” Filmi’nin İncelenmesi https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/519 <p>İspanya’dan yola çıkarak evrensele ulaşmayı başarmış bir film yönetmeni olan Pedro Almodovar, her <em>Autéur </em>gibi yapıtlarında tekrarlanan özgün unsurlar barındırır. Sanatçı’nın hemen bütün filmlerinde yer alan bu elementler, Almodovar Sineması’nın ilk bakışta tanınmasını sağlar. Almodovar’ınm 2021 tarihli <strong><em>“Paralel Anneler” </em></strong>filmi, söz konusu karakteristiklerin hemen hepsini içermektedir. <em>“Paralel Anneler”</em> bağlamında Almodovar Sineması’ndaki ortak unsurları belirlemeyi amaçladığımız çalışmamızda, sanatçının diğer filmlerinden de örnekler vererek araştırmaya derinlik katmayı amaçlıyoruz. Bir başka deyişle, araştırma, tek bir film örneğinde Almodovar Sineması’ndaki ortak unsurlara değinmektedir. Bilindiği gibi, “Sinema Sevgisi”, “Otobiyografik Yansımalar”, “Estetikte Modernist Açılımlar”, “Kadın Pratogonistler”, “Dışarıda Kalmış Karakterler”, “İspanya ve Günlük Yaşamı’ndan Seçilen Konular”, “Sinematografi”, “Renk Düzenlemesi ile Mekân Tasarımı’ndaki Bilinçli Seçimler” ve “Sıradan İnsanların Sıradışı Hikâyeleri”, Almodovar Sineması’nın genel karakteristiklerindendir. Pedro Almodovar, <em>“Paralel Anneler” </em>filminde de, klişeleşmiş üretim tarzını yeniden güncellemiş, yine bir başyapıt yaratmıştır. Filmleriyle Çağdaş Avrupa Sineması’nın gururu haline gelen Pedro Almodovar’ın yeni başyapıtı <em>“Paralel Anneler”</em>i, sanatçının filmografisindeki yeri bağlamında inceliyoruz.</p> Vasfi GÜRAL Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/519 Fri, 15 Mar 2024 00:00:00 +0300 Kamu Ve Özel Sektör Çağrı Merkezi Çalışanlarının Okupasyonel Denge Durumunun Karşılaştırılması https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/523 <p>Çağrı merkezleri yoğun ve stresli çalışma koşulları olan, neredeyse her gün olumsuz durumlarla karşılaşılabilecek bir alandır. Çalışma koşulları çalışanların fiziksel, zihinsel, sosyal, ruhsal sağlık sorunları yaşamalarına, bu sorunların iş ve iş dışı yaşamlarına yansımasına neden olmaktadır. Bu makalenin amacı kamu ve özel sektörde çalışan çağrı merkezi çalışanlarının okupasyonel denge durumunu karşılaştırmaktır. Bu çalışmaya 86 kamu çağrı merkezi çalışanı ve 106 özel çağrı merkezi çalışanı katılmıştır. Okupasyonel dengeyi ölçmek amacıyla Aktivite-Rol Dengesi Anketi-11 (ARDA11-T) ve sosyodemografik bilgi formu katılımcılara çevrimiçi anket yöntemiyle gönderilmiştir. Elde edilen verilerin istatistik incelemesinde IBM SPSS Statistics 26.0 kullanılmıştır. Okupasyonel denge ile çalışma türünün (kamu veya özel sektör) karşılaştırması bağımsız örneklem t-testi ile gerçekleştirilmiştir. İki grup arasında okupasyonel denge arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Elde edilen bulgular doğrultusunda çağrı merkezi sektörü çalışanlarının kamu veya özel sektör farketmeksizin okupasyonel denge durumlarının benzer olduğu görülmüş ve bu benzerlikte çağrı merkezi sektörünün çalışma türü farketmeksizin sorunlarının ve sorunların yaşam kalitesine olan etkisinin benzer olmasının tesiri olduğu düşünülmüştür.</p> Mahmut Hüdayi YILMAZ, Arif Aktuğ ERTEKİN Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/523 Fri, 15 Mar 2024 00:00:00 +0300 Ergoterapi İle Prematüre Doğum Geçmişine Sahip Çocukların Ayrılık Kaygısı Ve Duyusal Profilleri İlişkisi https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/524 <p>Bu çalışma, ergoterapi ile prematüre doğum geçmişine sahip çocukların ayrılık kaygısı ve duyusal profilleri arasındaki ilişkiyi incelemeyi amaçlamaktadır. Araştırmaya 5-7 yaş arasındaki 45 prematüre ve 45 term doğan çocuk olmak üzere toplam 90 çocuğun ebeveynleri dahil edilmiştir. Prematüre doğan çocukların bulunduğu grup "araştırma grubu" olarak belirlenmiş, term dönemde doğan çocukların bulunduğu grup ise "kontrol grubu" olarak tanımlanmıştır. Veri toplama araçları olarak Sosyodemografik Bilgi Formu, Dunn Duyu Profili Bakım Veren Anketi, Ayrılık Kaygısı Ölçeği ve KIDSCREEN Sağlıkla İlişkili Yaşam Kalitesi Ölçeği kullanılmıştır. Araştırma bulguları, duyu profili kayıt düzeyleri ile terk edilme korkusu ve ayrılık kaygısı ölçek düzeyleri arasında yönlü orta dereceli ilişkiler olduğunu göstermektedir. Yalnız kalma korkusu, terk edilme korkusu ve ayrılık kaygısı ölçek düzeyleri arasında negatif yönlü orta dereceli ilişkiler saptanmıştır. Hassasiyet ile yalnız kalma korkusu, terk edilme korkusu ve ayrılık kaygısı ölçek düzeyleri arasında negatif yönlü orta dereceli ilişkiler bulunmuştur. Kaçınma ile yalnız kalma korkusu, terk edilme korkusu ve ayrılık kaygısı ölçek düzeyleri arasında negatif yönlü orta dereceli ilişkiler tespit edilmiştir. Sonuçlar, prematüre bebeklerin duyusal işleme becerileri ile ayrılık kaygısı düzeyleri arasında negatif yönlü ilişkiler olduğunu ortaya koymaktadır. Duyusal işleme becerileri arttıkça yalnız kalma korkusu, terk edilme korkusu ve ayrılık kaygısı azalmaktadır. Bu bağlamda, prematüre bebeklere sahip ailelere, duyusal işleme becerilerini geliştirmenin yanı sıra ayrılık kaygısıyla başa çıkma konusunda eğitim verilmesi önemlidir. Ailelere, bebekleriyle sağlıklı bir bağ kurma ve bu süreci destekleme konusunda pratik bilgiler sunulabilir; ayrıca ihtiyaç duyan aileler danışmanlık hizmetlerine yönlendirilebilir.</p> Hande KABACA, Sevda ASQAROVA Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/524 Fri, 15 Mar 2024 00:00:00 +0300 Bir Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Elektrik Atölyesinde Risk Değerlendirmesi Ve Kontrolu https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/505 <p>Elektrik Alanı, bugün diğer tüm alanları geliştiren, temel ve üretken bir sanayiye dönüşmüş durumdadır. Alan, bugün kendi tasarım ve teknolojilerini geliştirecek güce ulaşmıştır. Sektörün sürekli gelişip kendini yenilemesiyle başta dayanıklı tüketim mallarında elektronik cihaz ve beyaz eşya olmak üzere, kablolar, bağlantı parçalı iletkenler, elektrik dağıtım ve kontrol panoları gibi ürünlerde, kurulu kapasite ve kapasite kullanım oranları sürekli artmaktadır. Endüstride başarı ancak gelişmiş bir elektrik sanayi ile mümkündür.</p> <p>Bu kapsamda istihdamın fazla olması, sektörün her yönüyle riskli çalışma koşullarına sahip olması sebebiyle iş sağlığı ve güvenliği açısından tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer almaktadır.</p> <p>Bu projede Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin Elektrik atölyesinde yapılan çalışmalar gözlemlenmiş, kullanılan alet ve makineler incelenerek risk değerlendirme analizi yapılmış ve acil durum planları kontrol edilmiştir.</p> <p> </p> Hatice Efsun BAYKAN, Mustafa BAYKAN, Yazgülü ÇITIRIK, Mine TÜRKER, Gökay TÜRKER Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/505 Fri, 15 Mar 2024 00:00:00 +0300 Brugada Sendormu Ve Aritmi Bozukluğunda Ergoterapinin Etkileri https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/517 <p>En önemli sağlık sorunlarından biri olan kalp hastalıkları toplumsal bir sağlık sorunudur. Günümüzde gelişim göstermiş ülkelerde ölümlerin yarısından çoğu kalp hastalıklarından sebep olmaktadır. Kalp hastalıkları kendi arasında birçok alt başlıkta ele alınabilmektedir. Bu hastalıkların içinde Aritmi ve Brugada Sendromu da yer almaktadır.</p> <p>Son dönemlerde aritmi bozukluğu ve nadir görülen bir sendrom olan Brugada Sendromu görülmektedir. Aritmi ve Brugada Sendromuna sahip bireylerde görülmekte olan başlıca problemlerde, bireylerin günlük yaşam aktivitelerine katılımını olumsuz etkilenebilmektedir. Brugada sendromu sahip bireylerde yaşadığı kalp ritim bozukluklarından dolayı günlük yaşamda yaşadığı problemleri aza indirgemek ve toplumsal katılımı desteklemek ve bireylerin yaşam kalitesini arttırarak aynı zamanda bireylerin anksiyete ve kaygılarını aza indirgemelerini ruhsal ve sosyal alanda rahatlamalarına yardımcı olmaları hedeflenmektedir. Yaşanan problemlerden dolayı bireylerde kaygı ve stres problemleri de ortaya çıkabilmektedir. Aynı zamanda kardiyopulmoner rahatsızlığı olan bireylerde yaşam kalitesinde de etkilenmeler gözlemlenmektedir.</p> <p>Kardiyopulmoner rahatsızlığı olan bireylerin aktivite kısıtlılıkları meydana çıkabilmektedir. Ergoterapistler kalp rahatsızlığı olan bireylerde toplumsal katılımın arttırılmasını hedeflemektedir. Bireylerin günlük yaşam aktivitelerine katılımının arttırılmasını ve sosyal katılımın arttırılmasını hedeflemektedir. Ergoterapistler kalp rahatsızlığı yaşayan bireylerde uygun müdahale programını belirleyip birey merkezli uygulamalar yapmaktadır.</p> Emre ERDOĞAN, Sevda ASQAROVA Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/517 Fri, 15 Mar 2024 00:00:00 +0300 COVİD-19 Pandemi Sürecinde Yapılan Uzaktan Eğitimde Okul Müdürlerinin Vizyoner Liderlik Yeterliliklerinin Katkısına Yönelik Öğretmen Görüşleri Nelerdir? https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/514 <p>Yapılmış olan bu çalışmanın amacı covid-19 pandemi sürecinde gerçekleşmiş olan uzaktan eğitim sürecinde okul müdürlerinin vizyoner liderlik yeterliliklerinin katkısına yönelik öğretmen görüşlerini ortaya çıkarmaktır. Araştırmanın verilerini toplamak için öğretmenlere araştırmacı tarafından geliştirilmiş olan 5’li likert tipinde ölçek uygulanmış ve toplanan veriler istatistiksel paket programı kullanılarak analiz edilmiştir. Frekans, yüzde, ortalama gibi tanımlamalara, t-testine ve tek yönlü varyans analizi (ANOVA) yapılmıştır. Araştırmanın sonucuna göre öğretmenlerin genel olarak büyük bir kısmı okul müdürlerinin covid-19 pandemi sürecinde gerçekleştirilen uzaktan eğitim sürecinde vizyoner yeterliklerini yüksek düzeyde bulmuş ve katılıyorum düzeyinde yanıtlamışlardır. Aynı zamanda öğretmenlerin cinsiyet ve eğitim durumu değişkenleri ile görüşleri arasında anlamlı bir fark bulunmazken yaş ve mesleki kıdem değişkenleri ile görüşleri arasında anlamlı bir fark bulunmuştur.</p> Oğuz Kaan AYKAR Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/514 Fri, 15 Mar 2024 00:00:00 +0300 Türkçe Öğretmenliği Lisans Programlarının İncelenmesi: 1997, 2006 ve 2018 Karşılaştırması https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/521 <p>Bu araştırmanın amacı 1998, 2006 ve 2018 yıllarında uygulanmaya başlanan Türkçe Öğretmenliği lisans programlarının karşılaştırmalı olarak incelenmesidir. Araştırmada nitel araştırma modeli esas alınmıştır. Desen olarak ise doküman incelenmesi (analizi) kullanılmıştır. Araştırmanın verilerine, Yükseköğretim Kurulu’nun internet sitesinden ulaşılmıştır. Verilerin analizinde ise içerik analizi tekniği kullanılmıştır. Veriler; lisans programları kapsamında meslek bilgisi, genel kültür, alan bilgisi dersleri kapsamında üç alanda incelenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre lisans programlarında bazı derslerin çıkartılıp, yeni derslerin programlara dâhil edilmiştir. Meslek bilgisi ve genel kütür ders sayısı yıllar geçtikçe artmıştır. Buna karşın alan eğitimi ders sayısı yıllar geçtikçe azalmıştır. Genel kültür derslerinin kredi miktarlarında artış yaşanırken, alan eğitimi derslerinin kredi miktarlarında azalma meydana gelmiştir.</p> Mümin ŞENTÜRK, Soner ÇAKIR, Salih ÖZDEMİR, Fatma Nur ÖZDEMİR, Ali Fatih KARTAL, Güner SÜZANER Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/521 Fri, 15 Mar 2024 00:00:00 +0300 Yenilenebilir Enerji Pazarlamasında Stratejik Yönetim: Temiz Enerji Pazarı İçin Bir SWOT Analizi https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/525 <p>Bu çalışma, yenilenebilir enerji pazarlamasının stratejik yönlerini analiz etmek amacıyla kapsamlı bir SWOT (Güçlü Yönler, Zayıf Yönler, Fırsatlar, Tehditler) analizine dayanmaktadır. Araştırma, yenilenebilir enerji sektörünün pazarlama dinamiklerini ve bu dinamiklerin şirket stratejileri üzerindeki etkilerini derinlemesine incelemektedir. Güçlü yönler olarak, artan çevresel farkındalık, teknolojik inovasyonlar, hükümet teşvikleri ve marka yönetimi gibi faktörler öne çıkmaktadır. Zayıf yönler ise yüksek başlangıç maliyetleri, teknolojik kısıtlamalar ve pazarın sınırlı bilinci olarak belirlenmiştir. Fırsatlar açısından, çevresel bilincin artması, devlet desteği ve teknolojik ilerlemeler gibi unsurlar, yenilenebilir enerji şirketlerine yeni pazarlara erişim ve genişleme imkânı sunmaktadır. Buna karşın sektörü tehdit eden başlıca unsurlar arasında geleneksel enerji kaynaklarından kaynaklanan rekabet, politik ve düzenleyici belirsizlikler ve hızlı teknolojik değişimler yer almaktadır. Bu SWOT analizi, yenilenebilir enerji pazarlamasının gelecekteki stratejilerini şekillendirmede ve sektörün sürdürülebilir büyümesine yönelik kararların alınmasında önemli bir temel sağlamaktadır. Yenilenebilir enerji alanında faaliyet gösteren şirketlerin, değişen pazar koşullarında nasıl bir yol haritası izlemeleri gerektiğine dair kritik bilgiler sunan çalışma, temiz enerji dönüşümü ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine hizmet edecek organizasyonel ve politik stratejik planlama süreçlerine katkıda bulunmaktadır.</p> Hafize Nurgül DURMUŞ ŞENYAPAR Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/525 Fri, 15 Mar 2024 00:00:00 +0300 Kıymetli Bir Maden ve Ekonomik Değer Olarak Altının Arz ve Talep Dengesinin Araştırılması https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/526 <p>Altın her zaman insanın ilgisini çekmiş, zaman içerisinde keşfedilen fiziksel ve kimyasal özellikleri nedeniyle günümüzde farklı alanlarda kullanılmaya başlanmıştır. Tarih boyunca ticari ilişkilerde para, kuyumculuk sektöründe takı olarak kullanılan altın, bugün aynı zamanda kusursuz iletkenliği nedeniyle elektronik sektörü ve uzay sanayinde, göz kamaştırıcı görüntüsü nedeniyle dekorasyon, paslanmazlık özelliğinden dolayı sağlık alanında olmak üzere hayata dair pek çok alanda kullanılır hale gelmiştir. Bu makalede, kıymetli bir maden ve ekonomik değer olarak dünyada altının arzı ve talebi arasındaki dengenin nasıl oluştuğu ele alınmıştır. Bu kapsamda öncelikle altının neden bu kadar ilgili gördüğü ve tüm coğrafyalarda talep edilmesine ilişkin olarak; altının kıymetli bir maden olmasını sağlayan ve diğer metallerde olmayan, inelastik arz yapısı, kısıtlı üretimi, dünyada merkez bankalarının altını bir rezerv aracı olarak kullanması ve benzer nitelikleri taşıyan başka bir madenin bulunmayışı olarak sıralayabileceğimiz, altını diğer&nbsp; kıymetli madenlerden ayrıştıran ve ön plana çıkaran özellikler açıklanarak, altının kısıtlı arzının temelini oluşturan diğer bir ifadeyle altının yeryüzüne nasıl çıkarıldığına ilişkin altın madenlerinin yaşam döngüsü olan, bir altın madeninin araştırılması, geliştirilmesi, işletilmesi, kapatılarak hizmetten çıkarılması ve kapatma sonrası ıslah edilmesi şeklinde ifade edebileceğimiz süreçler ile bu kıymetli madenin geri dönüşümünün nasıl sağlandığı ve aşamalarına yer verilerek altın madenlerinin ülke ekonomilerine katkıları açıklanmıştır. Talep tarafını oluşturan unsurlar ise sektörlere, kullanım alanlarına, coğrafi çeşitliliğe, altın piyasaları ve akımlarına göre sınıflandırılarak altının arzı ve talebi arasındaki farkı oluşturan etkenler ortaya koyulmuştur.</p> Serkan NURAL, Mehmet BULUT Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/526 Fri, 15 Mar 2024 00:00:00 +0300 Web of Science Veri Tabanında Yayınlanan Çalışan Sesi Kavramı ile ilgili Makalelerin Bibliyometrik Analizi https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/527 <p>Örgütlerin başarı elde etmesi için çalışanların örgütte gördüğü durumlara karşı kendilerini ifade edebilmesi oldukça önemlidir. Çalışanların bulundukları örgütü geliştirmek ve iyileştirmek için gördükleri olumsuzları ya da iyileştirme önerilerini ifade edebilmeleri işletmelere katkı sağlamaktadır.<strong>&nbsp; </strong>Web of Science veri tabanında çalışan sesi konusu ile ilgili yayınlanmış makalelerin bibliyometrik analiz yöntemi ile değerlendirilmesi ve 1981-2023 yılları arasında literatürde yer alan mevcut makalelerin özellikleri ve gelişme sürecinin ortaya koyulması amaçlanmıştır.</p> <p>Web of Science veri tabanında işletme ve yönetim alanında yer alan 1981-2023 yılları arasında ingilizce dilinde yayınlanan 1595 adet makaleye erişim sağlanmıştır. Çalışmaların bibliyometrik analizi Vosviewer yazılımı aracılığıyla yapılmıştır. Çalışan sesi ile ilgili en çok çalışmanın ve atıfın 2022 yılında gerçekleştiği, en çok atıf alan çalışmanın Van Dyne ve Le Pine’nın, “<em>Helping And Voice Extra-Role Behaviors: Evidence Of Construct And Predictive Validity”</em> Başlıklı çalışması olduğu, Amerika Birleşik Devletleri en çok makale yayınlayan ülke, en çok makale yazan yazarın ise Wilkinson olduğu ortaya çıkmıştır. Çalışan sesi ile ilgili en sık kullanılan anahtar kelimelerin ses(voice), çalışan sesi(employee voice), ses davranışı(voice behaviour) ve etik liderlik(ethical leadership) olduğu görülmektedir.</p> <p>&nbsp;</p> Seda AKIN GÜRDAL Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/527 Fri, 15 Mar 2024 00:00:00 +0300 Eczane İşletmesinde Risk Değerlendirmesi ve Kontrolu https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/513 <p class="TezMetni10Satr" style="text-indent: 0cm;"><span lang="TR" style="font-size: 10.0pt;">Bu uygulama projesinde Kayseri ilinde bulunan üç eczanenin risk değerlendirmesi ve kontrolü araştırılmıştır. Araştırmada kontrol listesi yöntemi kullanılmıştır. Çalışmada öncelikle eczaneler iş sağlığı ve güvenliği bakımından değerlendirilmiş, risk ve tehlikeler belirlenmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun eczanelerde yaşanan iş kazası ve meslek hastalıkları verileri toplanarak bilgiler derlenmiş, istatistikleri çıkarılmıştır. Çalışma yapılan eczanelerdeki uygunsuzluklar araştırılarak, fotoğraflanmış ve önleyici düzeltici faaliyetler üzerine çalışılmıştır.</span></p> Yazgülü ÇITIRIK, Ömer Fatih ÇITIRIK, Hatice Efsun BAYKAN, Mustafa BAYKAN, Mehmet ŞİMŞİR Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/513 Fri, 15 Mar 2024 00:00:00 +0300 Sait Faik Abasıyanık’ın Fındık Adlı Kısa Hikâyesinin Marksist Eleştiri Bağlamında İncelenmesi https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/533 <p>Bir bilim dalı olarak Edebiyat, bir yazarın eserinde oluşturulmuş açık ya da kaplı olarak gösterilen yapıları ve olguların oluşturduğu anlamları çözmek ve açıklamak çabası içerisindedir. &nbsp;Toplumun kullandığı dil onun kültürel özelliklerini yansıtan bir yapı bir kod haline gelmiştir. Edebiyat alanında verilmiş bir eserde kullanılan dil, toplumun kültürel altyapısının siyasi veya dönemin tarihsel bir yansımasına dönüşe bilmektedir. Marksist eleştiri, edebiyat yapıtlarında sosyal yapı, sınıf farkları, çatışan güçler arasındaki ilişkileri, toplumun ekonomik, politik, sosyal kurumlarındaki yansımalarını incelemektedir. Marksist eleştiriye göre toplumdaki yapıları somut hale getiren ise edebi metnin kendisidir. Bu çalışmada, Sait Faik’in <em>Fındık</em> adlı kısa hikâyesi ekonomik ve sosyal ilişkiler bağlamında Marksist eleştiri kuramına göre ele alınıp hikâyedeki karakterler aracılığı ile ekonomik koşulların yarattığı ilişkiler açıklanmaya çalışılacaktır. Bu çalışmanın amacı, <em>edebiyat</em> biliminin bilimsel ilkelerine bağlı kalınarak, Marksist eleştiri bağlamında eserde yer alan alt yapı ve üst yapı ilişkilerinin nasıl geliştiğini, yazarın toplumdaki genel ideolojiye karşı tavrını açıklanmaya çalışmaktır.</p> <p>&nbsp;</p> Yunus ACAR Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/533 Fri, 15 Mar 2024 00:00:00 +0300 Bilimsel Çalışma Perspektifinden “Karma Yöntem Araştırmaları” https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/534 <p>Bilimsel bilgiye ulaşma yolu olarak bilimsel araştırmalar, farklı felsefi varsayımlara dayanılarak gerçekleştirilmektedir. Bilimsel araştırmaların temellerini teşkil eden nicel ve nitel yöntemler, pozitivist ve yorumlayıcı paradigmanın bakış açılarına göre şekillenmiştir. Günümüzde nicel ya da nitel araştırmalar yerine bir üçüncü yol olarak tercih edilen, pragmatizme dayalı karma yöntem araştırmaları, bilimsel bilgiye ulaşmanın farklı bir yolu olarak kabul görmektedir. Karma yöntem, farklı araştırma desenlerinin kullanılması ile nicel ve nitel araştırma yöntemlerini bütünleştirmiştir. Bu yolla olay ve olguların çok boyutlu olarak ele alınmasını sağlayan karma yöntem araştırmaları, araştırma sorularının daha kapsamlı bir biçimde cevaplanmasını sağlamıştır.&nbsp; Araştırma dahilinde, karma yöntemi bütünlüklü olarak ele almak adına, yöntemin işlevleri, nicel ve nitel yöntemlerden farklı özellikleri ile ortaya koyulmuştur. Ayrıca karma yöntem araştırma desenleri betimlenerek, nicel ve nitel yöntemleri bir araya getirmenin sağladığı olanaklar açıklanmıştır. Araştırma sonucunda, karma yöntemin nicel ve nitel yöntemleri bir araya getirmesinin araştırma verilerini zenginleştirdiği, araştırma problemlerini çözmede alternatif yollar geliştirmeye imkân sağladığı tespit edilmiştir. Karma yöntem araştırma desenlerinin zaman ve paradigma odaklı ayrımlarla biçimlendirilmesi, araştırmacıya çalışma sürecini planlamada özgürlük sağlamış; nicel ve nitel araştırma bulgularının birbirini tamamlamasıyla kapsamlı sonuçların elde edilebileceği belirtilmiştir.</p> Ufuk UĞUR, İlkay UĞUR Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/534 Wed, 15 Mar 2023 00:00:00 +0300 Küreselleşmenin Kültüre Etkileri https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/537 <p>Günümüzün en önemli olgularından biri olarak isimlendirilen küreselleşme, insanlık tarihinin eski çağlarına, insanların bulundukları alandan ayrılıp farklı kültürlerle etkileşime girdikleri ilk edimlere kadar dayanmaktadır. Bu özelliğiyle uygarlık tarihinin her anında izlerine rastlanan kavram, iletişim ve teknolojideki gelişmelerle örülü 20. yüzyılın, siyasi, sosyal ve ekonomik düzeyde oldukça hızlı değişim yaşanan yıllarında, dünyayı dönüştüren bir güç olarak ortadadır. Ulus devlet kavramının sorgulandığı, ulus-ötesi örgütlenmelerin etkin hale geldiği, gelişen teknoloji ile zaman ve mekân algısında değişimlerin yaşandığı günümüzde, küreselleşmenin etkisi dikkat çekici bir boyuttadır. Siyasetten ekonomiye toplumların her alanında dönüşüme yol açmış olan küreselleşme, kültür üzerinde de etkili olmuştur. Kapitalist sistemin ağırlığının arttığı, kültür ürünlerinin dolaşımının hızlandığı evrensel kültür içinde yerel kültürlerde değişime uğramıştır. Kültürlerin diğer kültürlerle karşılaşması sonucu yaşananlar küreselleşmenin kültürel sonuçları üzerine çeşitli tezlerle dile getirilmiştir. Küreselleşmenin dünya kültürlerini bütünleştireceğini savunan homojenleşme tezi, sürece olumsuz yaklaşan ve yerel kültürlerin özgünlüklerini muhafaza etmek adına kültürlerin karşı karşıya geleceğini söyleyen kutuplaşma tezi ve iki görüşü ortak bir noktada buluşturan, melez bir bütünlük oluşacağını öngören hibritleşme tezi küreselleşmenin kültürel etkilerine karşı bakış açılarını yansıtmaktadır.</p> Ufuk UĞUR, İlkay UĞUR Telif Hakkı (c) 2024 PEARSON JOURNAL https://creativecommons.org/licenses/by/4.0 https://www.pearsonjournal.com/index.php/pub/article/view/537 Wed, 15 Mar 2023 00:00:00 +0300